20 Ocak 2014 Pazartesi

dilini harika bir sekilde kullaniyordu

Merhabalar seks hikayesi okurları sizinle paylaşacağım bu olay tamamen gerçek olup 2 hafta kadar önce olmuştu. Kayınpederimi rahatsızlığından dolayı hastanede yatıyordu ve ağır bir hastalığı olduğundan da refakatcisiz olmuyordu bende Pazar tatil olduğundan cumartesi gecesi yanında refakatci olarak kalmaya karar verdim. Erken bir saatte hastaneye giderek görevi teslim aldım akşam üzei saat 16:30 da hemşireler nöbet değişimi yapmışlardı adının Zeynep hemşire olduğunu öğrendiğim bir hemşire kayınpederimin akımı ile ilgileniyordu Zeynep çok hoş bir hatundu 165 boylarında yaklaşık 30 yaşlarında yusyavarlak ve hafif çıkık bir poposu simsiyah ve iri gözleri olan esmer bir ateş parçası gibi dolaşıyordu birde çok külhanbeyi tavırlara sahip birisiydi ve buda ona acaip bir seksilik veriyordu rahat tavırlar ve erkeksi hareketler dolaşıyor beni delirtiyordu. Ogecenini çok zevkli geçeceğini hissetmiştim akşam ilacı için yanımıza geldi ve hastamızın biraz yerini değiştirelim dedi yanına çağırdı beni ve yan yana hastayı tutuğumuzda mis gibi kokusunu hissettim ve hastanın altına ellerimizi soktuğumuzda elerlimiz birbirine değdiğinde göz göze geldik aslında birazda ürkmüştüm çünkü çok sert tavırları olan biriydi ama o bana tam aksine çok masum bir bakış attı bu çok hoşuma gimişti neyse sık sık odamızı ziyarete başlamıştı ve espirilerle karışık rahat sohbet etmeye başlamıştık hastamız zaten kendinden geçmiş dünya ile işi yoktu. Gece saat 2 sularında Zeynep geldi hastanın ateşine baktı ve son durakta burası dedi ve birazda muhabbet edelim dedi yoksa bu gece nasıl bitecek diyede ekledi konu konuyu açtı meseleğinden dolayı cinsellikte çok rahattı eşinin bir doktor olduüğunu ve genelde nöbetlei çakıştığından birbirlerini pek göremediğinden bahsetti ha hemşire olmuşsun hada rahibe diyerek takıldı ben bundan cesaret alarak tam konuya girecekken bir sesle birlikte fırladı gitti neyse yarım saat sonra odamıza geldi ve burada ne yapıyorsun hastan sabaha kadar kendine gelmez gekl benim odada konuşalım dedi ve kantinden 2 kahve alıp ynına gittim. Diz dize oturmuştuk televizyon da açık hem izliyor hem sohbet ederken sigara paketine aynı anda hamle yaptık ve el ele geldik artık zamanı gelmişti ellerinden tutup kendime çekip öpüşmeye başlaık o kadar güzel öpüşüyorduki bitmesini hiç istemedim ve bu birden dur diyerek beni itti ve bak dedi şimdi sana göstereceğim odaya gideceksin ve beni bekleyeceksin sonra bende geleceğim burada her şey olabilir kimin geleceği belli olmaz dedi neyse gösterdiği odaya kimse görmeden depo gibi biryerdi bir sürü kutu ve birde yatak vardı arkaya doğru tam soyunmasamda gömleğimin önünü açarak onu bekledim birazdan geldi ve ışığı söndürüp öpüşmemize kaldığımız yereden devam etmeye başladık dakikalarca öpüştük bu arada ben gömleğini çıkardım ve içerisinde bulunan sütyeni aşağıya doğru çekerek uçları zevkten sertleşmiş göğüslerini emmeye ısırmaya başladım o ise elerli ile kemeri çözmüş pantolonumu çıkarmaya çalışıyordu memelerini ısırıyor öpüyor tamamını ağzıma sokmaya çalışıyordum çok güzeldiler oda artık emeline ulaşmış ve yarağımı sıvazlamaya başlamıştı çömeldi ve o harika dudaklarının arasına yarağımın başını alarak yalamaya hafifden kıstırarak acıtmaya başladı dilini harika kullanıyordu bir yandan yarağıma 31 çektriyor bir yandanda başını ağzında yuvarlayarak yağlıyordu sonra yatağa geçtik ve 69 olduk amcığı o kadar sulanmıştıki külotu sırılsıklam olmuş zevk suları bacaklarından aşağı süzülüyordu bacaklarından süzülen bu suları yalayarak kaynağına doğru yöneldim ve külotunu sıyırıp çıkartım ve gömüldüm o amcığın içine dudakları incecik ama çok kullanılmadığından sanırım dapdaracık amcığı vardı dilim bile zor giriyordu yarağım birazdan bunu parçalayacaktı bu düşünce ile o amcığın her noktasını yaladım yaladım yaladım bitirmek istemiyordum dilimi en derin nokasına sokmaya başladığımda titremeyle birlikte boşaldığını hissettim ve boşalan tüm am suları artık ağzımdaydı harika kokuyordu yaladım ben yaladıkca kudurmaya başladı bir balık giib kıvranıyor üzerimden kaçmaya çalışıyıor ben ise tüm gücümle onu kendime çekerek ağzım ve dilimle iç organlarına ulaşmaya çalışıyordum sıra bende idi ve o esnada bende patlamaya başladım o ise yarağımın kafasını boğazına kadar soktu ve tüm menilerimi emmeye başladı harika hadi erkeğim boşal tüm menilerini içime doldur diyerek yalvarıyor ve bir taraftanda yarağımı dibinden başına doğru sıkarak tüm dölleri emiyordu ben ise hafif esmer tenin yanında çok daha koyu olan göt deliğini yalayarak göt sikişine hazırlıyordum.

8 Ocak 2014 Çarşamba

artik butun erkeklere bu beni ne guzel ..iker diye bakiyorum

Selam. Ben Sertap. Bu hikayemi evli olan kadınlara, bu büyük tadı kaçırmamaları ve hayatlarında alabilecekleri en büyük mutluluğa ulaşabilmeleri için yazıyorum. Mutlu bir evliliği olan bir çiftiz. antalyada oturuyoruz ve 3 yaşında bir kızımız var. Ben bir şirkette üst düzey yöneticiyim, eşim de bir reklam firmasında iyi bir mevkidedir. Evliliğimizin ilk 5 yılı boyunca çok güzel bir ilişkimiz vardı ve... seks hayatımızda da gayet iyi bir birlikteliğimiz olduğunu düşünüyordum. Bunu düşünmemdeki sebeb, işlerimizin yoğun olmasına rağmen haftada bir gün sevişmemiz, seks yapmamız ve bunun bana yetmesi ve her sevişmemizde, seks yapmamızda orgazm olabilmem, eşimi sevmemdi. Geçen yıl bir toplantı için İstanbula gitmem gerekiyordu. İstanbula gittiğimde toplantı gayet iyi geçti, ama oldukça da yorgundum. Otele gittim ve bir duş aldıktan sonra yatakta biraz uzandım. Birkaç saat uyumuşum, uyandığımda saatin 22 olduğunu fark ettim. Oldukça da acıkmıştım, bu saatte ne yiyebilirim diye düşündüm, üzerime yaz olduğu için ince bir bluz ve mini etek geçirdim, makyajımı yaptıktan sonra aşağıya otelin lobisine indim ve resepsiyona neler yiyebileceğimi sordum. O anda saat 23 olmuştu ve resepsiyondaki görevli otelin barında içecek ve yiyecek bir şeyler bulabileceğimi söyledi. Otelin barına doğru giderken o kapıdan girdiğimde hayatımda çok yeni ve güzel bir şeylerin başlayacağını nereden bilebilirdim. Bara gittim oturdum ve barmen bir sandviç hazırlayabileceğini söyledi. Barda 6-7 çift ve 5-6 yalnız erkek ve ben vardım. Sandviçim geldi, yedim ve bir kadeh şarap içtikten sonra tam kalkacaktım ki, yalnız erkeklerden biri gözüme ilişti. Çok yakışıklı bir erkekti ve 35 -36 yaşlarındaydı, gözlerimi ondan alamıyordum. Bir kadeh daha şarap içtim, sonra bir kadeh daha istedim. O sırada beklemediğim bir şey oldu, o yakışıklı genç bana doğru yaklaştı ve bana yanıma oturup oturamayacağını sordu. Çok heyecanlanmıştım, “Tabii buyurun!” dedim. Tanıştık, oturdu. Adı Hakandı. Biraz konuştuk. Gerçekten çok yakışıklıydı, kumraldı, saçları oldukça kısa kesilmişti ve ona çok yakışıyordu. Birden sıcak bir ortam oluştu, çok iyi espriler yapıyor, beni güldürüyordu. Saat bu arada gece 1 olmuştu ve bar iyice hareketlenmişti. Romantik bir şarkı çalıyordu ve çiftler dans ediyorlardı. Hakan, “Dans edelim mi?” dediğinde, hemen, “Olur! Böylesine yakışlıklı bir erkekle dans edilmez mi hiç?” dedim. Ve bunu ona nasıl söylediğime ben de şaşırdım, biraz yüzümün kızardığını hissettim. Dans etmeye başladık ve ona dokununca bacakaramda bir sıcaklık hissetim. Sanki birden bütün kan amıma hareket etmişti. Bir süre sonra daha yakından dans etmeye başladık. Bu arada konuşuyorduk da. Aklıma birden eşim ve kızım geldi, doğru bir şey yapıyor muydum, ama ondan çok hoşlanmıştım, suçluluk duygusu hissediyor ama kendimi alamıyordum. Bu arada Hakan beni iyice kendine doğru çekmişti, vücutlarımız birbirine iyice değiyordu. İnce bluzumun altında sert ve sıcak bir şeyin bana değdiğini hissediyordum, Hakanın penisi kalkmıştı ve bu sıcaklık kanımı hareketlendirmişti. Ben daha da sarıldım. Yarım saat kadar dans ettikten sonra tekrar oturduğumuzda, Hakanın, “Daha fazla vakit kaybetmeyelim istersen!” dediğinde ne demek istediğini anlamıştım. Ama bunu yapabileceğimi hiç düşünememiştim. Eşimi düşünüyordum. Eşim beni bir keresinde aldatmıştı, ama ne de olsa o erkekti. Kızıma karşı sorumluluklarım, Hakan güvenilir bir erkek mi, hastalık kapar mıyım soruları ard arda geliyordu. Üstelik daha önce hiç bir erkeğe bu gözle bakmamıştım. Benim için tek bir erkek vardı, o da eşimdi. Elime eşimden başka erkek eli değmemişti diyebilirim. Eşimi çok seviyordum, ona aşıktım ve hiç aklımda böyle bir fikir bile yoktu. Nedense buna benim de hakkım vardı diye düşündüm, ama yine de cesaret edemiyordum, hiç tanımadığım bir erkekle nasıl birlikte olabilirdim, daha sonra beni ve ailemi rahatsız eder miydi, beni başkalarına anlatır mıydı acaba. Büyük bir ikilemin içindeydim, ne diyeceğimi bilemiyordum, denemeli miydim bilmiyordum. Siz olsaydınız ne yapardınız acaba? Ama içimde öyle bir his vardı ki, canım seks istiyordu, yabancı bir erkekle bunu konuşuyor olmak da bana ayrı bir heyecan veriyordu. Hakan çok iyi niyetle, “Boş ver, teklifimi unut, özür dilerim, bir an seni çok istedim, cesaretim için affet!” dedi. Bir anda cesaretimi toplayıp dudaklarını öptüm. Ve o tad hala içimi kıpırdatır, harikaydı, bütün vücudum ateşler içindeydi sanki. Hemen, “Nereye gideceğiz?” dedim. “İster senin odana çıkalım, istersen benim evime gidelim, çok hoş bir evim var, nasıl rahat edersen. İstersen bize gidelim sadece uyuyalım, her şey sana bağlı!” dedi. Beraber çıktık ve otelin park yerindeki Lüx bir Jeepin kapısını açtığında, kendi kendime ne yaptığımı sorguluyordum, sarhoş değildim ve çok heyecanlıydım, ağzımın kuruduğunu hissetim. İstanbulu pek bilmiyordum, ama Sarıyere doğru giderken konuşuyorduk. Eşimden ve kızımdan bahsettim. Hakan bekarmış. Evi müstakil bir evdi ve çok güzeldi. Ne iş yaptığını sorduğumda iş adamı olduğunu söyledi. Evin içi de çok güzeldi ve zevkle döşenmişti. Salonda oturduk, karnımın acıktığını söyledim ve beni mutfağa davet etti, dolapta bir şeyler olabileceğini, bakmamı söyledi. Dolabı açtığımda çok sevdiğim o çikolatalı pastayı gördüm ve bir parça alarak salona geçtik. “Televizyon seyredelim mi?” dedim, hala çok tedirgindim. Ve bana hiç sarkıntılık etmeden konuşuyorduk. Televizyonu açtı, kumandayı bana verdi. Onun bu sakin hali beni rahatlatmıştı, huzursuz değildim artık ve TV’nin kanallarını zaplamaya başladım, paralı yayınların birinin Erotik kanalı çıktı birden karşıma. Bir kadın ve iki erkek sevişiyorlardı, paralı yayınlarda bu kadar açık porno gösterdiğini bilmiyordum. Kadın erkeklerden birinin penisini ağzına almıştı, diğeri de kadını sikiyordu. Çok heyecanlandım, ama Hakana da bakamıyordum. Hakan, “Seyretmek istersen porno CD’ler de var, bak istersen.” dedi ve televizyonun yanındaki kütüphaneyi gösterdi. Ayağa kalktım ama bacaklarım resmen titriyordu. Kütüphanenin yanına gittiğimde en az 100 tane porno CD den oluşan porno kolleksiyonu vardı. Üzerlerinde resimler de vardı. Hepsine tek tek baktım ve Hakana, “Ne çok CD’in var!” dedim, güldü. Üzerinde Big Dicks (Büyük Yarraklar) yazan CD’yi Hakana uzattım, seçtiğim CD’yi görünce gülüştük. Hakan CD’yi Playere taktı ve “Ben bir duş almak istiyorum, olur mu? Sen seyret!” dedi, ben de başımı salladım. Hakan gitti ve ben seyretmeye başladım. Daha önce pek porno film seyretmemiştim, eşimle 1 veya 2 kez seyretmiştik, evliliğimizin ilk yıllarında. Eşimle seyrettiğimiz filmdeki erkeklerin penisleri öyle büyüktü ki, kocamınki onların yanında küçücük kalıyordu. Eşimle Penis boyları hakkında biraz yorum yapmış ve sonra da eşimin Penisini ölçmüştük, eşiminki 16 cm idi. Ama Hakanın CD’sindekiler, eşimle seyrettiğim filmdekilerden çok dah büyük ve kalındı. Yaklaşık 20 dakika sonra Hakan banyodan geldi, üzerinde bornoz vardı ve yeni yıkanmış hali çok hoştu. “Nasıl gidiyor?” dedi. Ben de filmdeki Penislerin ne kadar büyük olduğunu söyleyerek, “Baksana, bunlar gerçek değil herhalde?” dedim. Güldü. “Neden gülüyorsun?” dediğimde, “Benimki onlardan daha büyük ki!” dedi. İnanmadım, “Yalan söylüyorsun!” dedim. Yanıma geldi, “İnanamıyorsan bornozun altına bak!” dedi. Ben de, “Yalan, kesin yalan!” dedim. Bu arada, hem izlediğim filmden, hem de Hakanla bunları konuşmaktanamımın suyu akmaya başlamış ve oldukça ıslanmıştı, külodum bile sırılsıklamdı. Hakanın Penisi bornozun altında ve burnumun önünde duruyordu. Ben oturuyordum, Hakan ayakta duruyordu. Hakanın gözlerine bakarak bornozunu aralamak için ellerimi uzattım. Bornozunu açtığımda gözlerim aşağıya kaydırdım ve kocamdan başka ilk defa bir erkeğin Penisi ile karşı karşıyaydım. Okadar heyecanlanmıştım ki onu çıplak görünce, amımın ısındığını hissediyordum. Üstelik dediği gibi, Penisi inik haliyle bile öyle büyük ve kalındı ki, inik hali kocamın penisinin kalkmış halinden çok daha büyüktü. Çok şaşırmıştım ve öylece bir kaç saniye dona kalmıştım. Gözlerimi ondan alamıyordum, çok büyük ve kalın olmasının yanında çok da güzel bir penisti. Bir penisin bu kadar güzel olabileceğini hiç düşünmemiştim. Tam ona dokunacaktım ki, Hakan beni kollarımdan tutarak kaldırdı ve bornozunu çıkardı. Tamamen çıplaktı ve vücudu çok güzeldi. Dudaklarımdan öpmeye başladı, ben de kollarımı boynuna dolayıp sarıldım. Kocamdan başka bir erkeğe çırılçıplakken ilk defa sarılıyordum, çok güzel bir histi. Sonra o beni öperken poposunu elledim, öyle güzel ve değişik bir duyguydu ki anlatamam. İki elimle poposunu sıkıca sıktım ve bana doğru çektim onu. Sonra heyecanla Penisine baktım, ki ben ona yarrak diyeceğim, yarrağı gittikçe büyüyor ve devleşiyordu adeta. Bir elimle yarrağını tuttum ve bir elimle poposunu tutuyordum. Hakan elleriyle eteğimi kaldırarak popomu ellemeye başladı. Hakanın yarrağını öpmek istedim, normalde Penisi ağzıma almayı çok sevmezdim, kocamın penisini de mümkün olduğunca öpmezdim, yani benim midemi bulandırırdı genelde, kocam istediği halde ben öpmezdim. Ama Hakanın yarrağını öpmek için içimde dayanılmaz bir istek duyuyordum. Zorlukla dudaklarımı Hakanıın dudaklarından ayırdım ve önüne eğildim. O harika yarrak karşımda duruyordu, iki elimle onu ellerime aldım, büyüklüğünü nasıl tarif etsem, bir büyük salam kadardı. Elimde dünyanın en güzel yarrağı vardı. Hakanın yarrağının başından öpmeye başladım, tadı çok güzeldi, kocamın Penisini öperken hiç böyle hissetmemiştim. Demek ki yarrakların tadı da farklı olabiliyormuş, bu sefer hiç midem bulanmıyordu, dudaklarımı yarrağından uzaklaştıramıyordum, her milimetrekaresini öpmek, yalamak istiyordum. Hakan beni kaldırdı ve bluzumü çıkardı. Göğüslerim büyük sayılmazdı ve hafif sarkıktır diyebilirim, ama heyecandan göğüs uçlarım dimdik olmuştu. Hakan dudaklarını meme uçlarıma değdirdiğinde adeta zevkten çıldırdım. Hakan biraz sonra eteğimi de çıkardığında sadece külodum kalmıştı üzerimde. Kocamdan başka bir erkeğin karşısında sadece küldumlaydım. Aslında başka bir erkeğin karşısında soyunamıyacağımı, vücudumdan utanacağımı düşünüyordum. Kendimi pek güzel bulmuyordum, ama Hakandan hiç utanmadım, onun karşısında çıplak olmak hissi, onun benim göğüslerime, küloduma bakıyor olması hissi ve benim onu çırılçıplak görüyor olmam kadar harika bir şey olamazdı. Hakan külodumun üstünden popomu, amımı okşuyordu, “Külodun ne kadar ıslanmış!” dedi. Ben de, “Bu yarrağın karşısında ıslanmasın da ne yapsın, harika bir yarrağın var, kocamın Penisinin iki katından bile büyük, kocamınkini öpmeyi pek sevmezdim ama senin yarrağını ağzıma almak istiyorum, yatar mısın?” dedim. Hakan beni tutarak yatak odasına çıkardı. Yatağı oldukça büyüktü ve çarşaflar tertemizdi. Yatağa yattı, yarrağı dimdik bir abide gibi duruyordu. Hemen yarrağını öpmeye başladım. Harika kokuyordu, derin bir nefes aldım, kokusunu içime çektim. Hakan popomdan tutarak beni çevirdi ve amımı külodumun üzerinden öpmeye başladı. Harika öpüyordu. Gerçi kocamın da amımı öpmesinden hep hoşlanmışımdır. Ama evli bir kadın olarak, başka bir erkeğin dudaklarının, dilinin amının dudaklarında gezmesinin çok daha başka güzel hisler uyandırdığını fark ettim. Külodumu çıkarıp amımı yalamaya devam ederken, ben de hayatımda gördüğüm ve o anda elimde tuttuğum en güzel yarrağı öpüyor, yalıyor, kokluyor, içime sindire sindire emiyordum. Bu arada taşaklarını da yalamayı ihmal etmiyordum, onları yalamak ayrı bir zevkti. Amım yalanırken, başka bir erkeğin o güzel yarrağını yalamak ne harika bir şey, anlatamam. Burada bir şey çok önemli, kocamı seviyordum ve onunla iyi seks yapardık, ama başka bir erkeğin kollarında olmak, başka bir erkeğin yarrağının yanında olmak, ona dokunmak öpmek, onu hissetmek öyle bir şey ki anlatamam, normalde ben böyle şeyleri hiç tasvip etmezdim ve eşini aldatan kadınlara çok kızardım. Herhalde en az yarım saat ben onun yarrağını, o da benim amını yaladı, doyamıyordum ona. Ama artık onu içime sokmak istiyordum, ancak acaba içime girer miydi, o kadar büyüktü ki, asla içime girmez bu dedim kendi kendime. Sonra Hakana dönüp, “Bu benim amıma girmez, çok büyük!” dedim. Hakan, “Merak etme, kadınların Vajinası genişleyebilir, bir de çok heyecanlanınca daha da büyüyebilir!” dedi. Beni sırtüstü yatağa yatırdı ve üzerime doğru geldi, çok korkuyordum, çünkü acıdan çok korkarım. Hakan yarrağının başını sırılsıklam olmuş amımın dudaklarına sürtmeye başladı. Ben, “Hadi ama, sik beni!” diye yalvarıyordum artık. Yarağını amıma sokarken acıyla bağırdım, çok büyüktü ve girmiyordu. Hakan, “Acıyorsa girmeyeyim!” dedi. Ben, “Hayır, deli misin? Sik beni! Onu içimde istiyorum!” diye bağırıyordum. Bir kaç kez yarrağının başını sokup çıkardıktan sonra amım genişlemeye başladı ve artık hemen hemen yarısını sokuyordu. Ve ben çok mutluydum, çünkü dünyanın en harika şeyi beni sikiyordu. Ama onun hepsini içime almak istiyordum, Hakanıın poposundan tutarak kendime çekiyor, onu daha çok hissetmek istiyordum. Artık iyice çıldırmıştım, “Beni daha hızlı sik erkeğim, benim sikicim ol!” gibi birçok şey söyledim. Yaklaşık 30-40 dakika beni hiç durmadan her pozisyonda sikti. Bu kadar uzun sikebilmesi de harika bir şeydi. Amım acıyor, ama çok büyük de zevk alıyordum, artık üst üste orgazm oluyordum. O beni sikerken en az 5 kez boşaldım. Herhalde filmlerde gördüğümüz o mükemmel sikişme sahnelerinden çok daha güzel bir şeydi ve sanki bulutlar üzerinde uçuyordum. 5 yıl boyunca kocamın beni çok iyi becerdiğini düşünmüştüm, ama şimdi fikrim tamamen değişmişti. Kocamdan aldığım zevk bunun yanında hemen hemen hiçbir şey değil gibiydi. Böyle bir şeyi yaşayacağımı hayal bile dahi edememiştim, hiç de düşünmemiştim. Bence bu genelde Türk kadınının aptallığı gibi geliyor. Erkekler aldatabilir, biz aldatamayız, erkekler kadınlara bakabilir, her kadını sikmek ister gibi bakar, benim kocam gibi, biz kadınlar bakamayız, biz hiç bir erkeğe bu beni ne güzel siker diye bakamayız, ben de böyleydim, hiç böyle bir şey düşünemezdim. Ancak şu bir gerçek ki, sokakta gördüğümüz erkeklerin bir kısmı hem yakışıklı ve hem de güzel penisleri, yarrakları vardır ve bizi aslında şimdi sikildiğimizden çok daha güzel sikebilirler, bunları hiç düşünmeyiz. Kocam seviştikten sonra genelde, “Zevk aldın mı? Orgazm oldun mu?” diye sorardı, “Penisim küçük mü?” diye sorardı. Ve ben de, “Deli misin, ben çok memnunum!” derdim, gerçekten de öyle sanırdım. Ama Hakanın mükemmel yarrağı ve onun mükemmel sikişi ve aldatmanın harika hissi benim fikirlerimi değiştirdi. Bunun üzerinde çok düşündüm ve yaşadıklarımı yazmaya karar verdim. Bana çılgın diyebilirsiniz. Eskiden ben de çoğu kadınlar gibi düşünüyordum. Oysa şimdi evliliğimiz de halen güzelce devam ediyor. Artık İstanbula gitmeyi çok seviyorum ve artık çevremdeki erkeklere bakarken onların yarraklarını düşünüyorum, hayal ediyorum. Artık eşimle daha çok porno film seyrediyoruz. Eşime özellikle, “Büyük yarraklı erkeklerin filmlerinden getir!” diyebildim ve eşim de bana, “Tabi ki tatlım, yeter ki sen iste!” diyerek dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Bu olay bizi birbirimize daha çok bağlasa da, ben kadınlığımın tadını doyasıya çıkarmaya devam ediyorum açıkçası. Selam. Ben Sertap. Bu hikayemi evli olan kadınlara, bu büyük tadı kaçırmamaları ve hayatlarında alabilecekleri en büyük mutluluğa ulaşabilmeleri için yazıyorum. Mutlu bir evliliği olan bir çiftiz. İzmirdeoturuyoruz ve 3 yaşında bir kızımız var. Ben bir şirkette üst düzey yöneticiyim, eşim de bir reklam firmasında iyi bir mevkidedir. Evliliğimizin ilk 5 yılı boyunca çok güzel bir ilişkimiz vardı ve... seks hayatımızda da gayet iyi bir birlikteliğimiz olduğunu düşünüyordum. Bunu düşünmemdeki sebeb, işlerimizin yoğun olmasına rağmen haftada bir gün sevişmemiz, seks yapmamız ve bunun bana yetmesi ve her sevişmemizde, seks yapmamızda orgazm olabilmem, eşimi sevmemdi. Geçen yıl bir toplantı için İstanbula gitmem gerekiyordu. İstanbula gittiğimde toplantı gayet iyi geçti, ama oldukça da yorgundum. Otele gittim ve bir duş aldıktan sonra yatakta biraz uzandım. Birkaç saat uyumuşum, uyandığımda saatin 22 olduğunu fark ettim. Oldukça da acıkmıştım, bu saatte ne yiyebilirim diye düşündüm, üzerime yaz olduğu için ince bir bluz ve mini etek geçirdim, makyajımı yaptıktan sonra aşağıya otelin lobisine indim ve resepsiyona neler yiyebileceğimi sordum. O anda saat 23 olmuştu ve resepsiyondaki görevli otelin barında içecek ve yiyecek bir şeyler bulabileceğimi söyledi. Otelin barına doğru giderken o kapıdan girdiğimde hayatımda çok yeni ve güzel bir şeylerin başlayacağını nereden bilebilirdim. Bara gittim oturdum ve barmen bir sandviç hazırlayabileceğini söyledi. Barda 6-7 çift ve 5-6 yalnız erkek ve ben vardım. Sandviçim geldi, yedim ve bir kadeh şarap içtikten sonra tam kalkacaktım ki, yalnız erkeklerden biri gözüme ilişti. Çok yakışıklı bir erkekti ve 35 -36 yaşlarındaydı, gözlerimi ondan alamıyordum. Bir kadeh daha şarap içtim, sonra bir kadeh daha istedim. O sırada beklemediğim bir şey oldu, o yakışıklı genç bana doğru yaklaştı ve bana yanıma oturup oturamayacağını sordu. Çok heyecanlanmıştım, “Tabii buyurun!” dedim. Tanıştık, oturdu. Adı Hakandı. Biraz konuştuk. Gerçekten çok yakışıklıydı, kumraldı, saçları oldukça kısa kesilmişti ve ona çok yakışıyordu. Birden sıcak bir ortam oluştu, çok iyi espriler yapıyor, beni güldürüyordu. Saat bu arada gece 1 olmuştu ve bar iyice hareketlenmişti. Romantik bir şarkı çalıyordu ve çiftler dans ediyorlardı. Hakan, “Dans edelim mi?” dediğinde, hemen, “Olur! Böylesine yakışlıklı bir erkekle dans edilmez mi hiç?” dedim. Ve bunu ona nasıl söylediğime ben de şaşırdım, biraz yüzümün kızardığını hissettim. Dans etmeye başladık ve ona dokununca bacakaramda bir sıcaklık hissetim. Sanki birden bütün kan amıma hareket etmişti. Bir süre sonra daha yakından dans etmeye başladık. Bu arada konuşuyorduk da. Aklıma birden eşim ve kızım geldi, doğru bir şey yapıyor muydum, ama ondan çok hoşlanmıştım, suçluluk duygusu hissediyor ama kendimi alamıyordum. Bu arada Hakan beni iyice kendine doğru çekmişti, vücutlarımız birbirine iyice değiyordu. İnce bluzumun altında sert ve sıcak bir şeyin bana değdiğini hissediyordum, Hakanın penisi kalkmıştı ve bu sıcaklık kanımı hareketlendirmişti. Ben daha da sarıldım. Yarım saat kadar dans ettikten sonra tekrar oturduğumuzda, Hakanın, “Daha fazla vakit kaybetmeyelim istersen!” dediğinde ne demek istediğini anlamıştım. Ama bunu yapabileceğimi hiç düşünememiştim. Eşimi düşünüyordum. Eşim beni bir keresinde aldatmıştı, ama ne de olsa o erkekti. Kızıma karşı sorumluluklarım, Hakan güvenilir bir erkek mi, hastalık kapar mıyım soruları ard arda geliyordu. Üstelik daha önce hiç bir erkeğe bu gözle bakmamıştım. Benim için tek bir erkek vardı, o da eşimdi. Elime eşimden başka erkek eli değmemişti diyebilirim. Eşimi çok seviyordum, ona aşıktım ve hiç aklımda böyle bir fikir bile yoktu. Nedense buna benim de hakkım vardı diye düşündüm, ama yine de cesaret edemiyordum, hiç tanımadığım bir erkekle nasıl birlikte olabilirdim, daha sonra beni ve ailemi rahatsız eder miydi, beni başkalarına anlatır mıydı acaba. Büyük bir ikilemin içindeydim, ne diyeceğimi bilemiyordum, denemeli miydim bilmiyordum. Siz olsaydınız ne yapardınız acaba? Ama içimde öyle bir his vardı ki, canım seks istiyordu, yabancı bir erkekle bunu konuşuyor olmak da bana ayrı bir heyecan veriyordu. Hakan çok iyi niyetle, “Boş ver, teklifimi unut, özür dilerim, bir an seni çok istedim, cesaretim için affet!” dedi. Bir anda cesaretimi toplayıp dudaklarını öptüm. Ve o tad hala içimi kıpırdatır, harikaydı, bütün vücudum ateşler içindeydi sanki. Hemen, “Nereye gideceğiz?” dedim. “İster senin odana çıkalım, istersen benim evime gidelim, çok hoş bir evim var, nasıl rahat edersen. İstersen bize gidelim sadece uyuyalım, her şey sana bağlı!” dedi. Beraber çıktık ve otelin park yerindeki Lüx bir Jeepin kapısını açtığında, kendi kendime ne yaptığımı sorguluyordum, sarhoş değildim ve çok heyecanlıydım, ağzımın kuruduğunu hissetim. İstanbulu pek bilmiyordum, ama Sarıyere doğru giderken konuşuyorduk. Eşimden ve kızımdan bahsettim. Hakan bekarmış. Evi müstakil bir evdi ve çok güzeldi. Ne iş yaptığını sorduğumda iş adamı olduğunu söyledi. Evin içi de çok güzeldi ve zevkle döşenmişti. Salonda oturduk, karnımın acıktığını söyledim ve beni mutfağa davet etti, dolapta bir şeyler olabileceğini, bakmamı söyledi. Dolabı açtığımda çok sevdiğim o çikolatalı pastayı gördüm ve bir parça alarak salona geçtik. “Televizyon seyredelim mi?” dedim, hala çok tedirgindim. Ve bana hiç sarkıntılık etmeden konuşuyorduk. Televizyonu açtı, kumandayı bana verdi. Onun bu sakin hali beni rahatlatmıştı, huzursuz değildim artık ve TV’nin kanallarını zaplamaya başladım, paralı yayınların birinin Erotik kanalı çıktı birden karşıma. Bir kadın ve iki erkek sevişiyorlardı, paralı yayınlarda bu kadar açık porno gösterdiğini bilmiyordum. Kadın erkeklerden birinin penisini ağzına almıştı, diğeri de kadını sikiyordu. Çok heyecanlandım, ama Hakana da bakamıyordum. Hakan, “Seyretmek istersen porno CD’ler de var, bak istersen.” dedi ve televizyonun yanındaki kütüphaneyi gösterdi. Ayağa kalktım ama bacaklarım resmen titriyordu. Kütüphanenin yanına gittiğimde en az 100 tane porno CD den oluşan porno kolleksiyonu vardı. Üzerlerinde resimler de vardı. Hepsine tek tek baktım ve Hakana, “Ne çok CD’in var!” dedim, güldü. Üzerinde Big Dicks (Büyük Yarraklar) yazan CD’yi Hakana uzattım, seçtiğim CD’yi görünce gülüştük. Hakan CD’yi Playere taktı ve “Ben bir duş almak istiyorum, olur mu? Sen seyret!” dedi, ben de başımı salladım. Hakan gitti ve ben seyretmeye başladım. Daha önce pek porno film seyretmemiştim, eşimle 1 veya 2 kez seyretmiştik, evliliğimizin ilk yıllarında. Eşimle seyrettiğimiz filmdeki erkeklerin penisleri öyle büyüktü ki, kocamınki onların yanında küçücük kalıyordu. Eşimle Penis boyları hakkında biraz yorum yapmış ve sonra da eşimin Penisini ölçmüştük, eşiminki 16 cm idi. Ama Hakanın CD’sindekiler, eşimle seyrettiğim filmdekilerden çok dah büyük ve kalındı. Yaklaşık 20 dakika sonra Hakan banyodan geldi, üzerinde bornoz vardı ve yeni yıkanmış hali çok hoştu. “Nasıl gidiyor?” dedi. Ben de filmdeki Penislerin ne kadar büyük olduğunu söyleyerek, “Baksana, bunlar gerçek değil herhalde?” dedim. Güldü. “Neden gülüyorsun?” dediğimde, “Benimki onlardan daha büyük ki!” dedi. İnanmadım, “Yalan söylüyorsun!” dedim. Yanıma geldi, “İnanamıyorsan bornozun altına bak!” dedi. Ben de, “Yalan, kesin yalan!” dedim. Bu arada, hem izlediğim filmden, hem de Hakanla bunları konuşmaktanamımın suyu akmaya başlamış ve oldukça ıslanmıştı, külodum bile sırılsıklamdı. Hakanın Penisi bornozun altında ve burnumun önünde duruyordu. Ben oturuyordum, Hakan ayakta duruyordu. Hakanın gözlerine bakarak bornozunu aralamak için ellerimi uzattım. Bornozunu açtığımda gözlerim aşağıya kaydırdım ve kocamdan başka ilk defa bir erkeğin Penisi ile karşı karşıyaydım. Okadar heyecanlanmıştım ki onu çıplak görünce, amımın ısındığını hissediyordum. Üstelik dediği gibi, Penisi inik haliyle bile öyle büyük ve kalındı ki, inik hali kocamın penisinin kalkmış halinden çok daha büyüktü. Çok şaşırmıştım ve öylece bir kaç saniye dona kalmıştım. Gözlerimi ondan alamıyordum, çok büyük ve kalın olmasının yanında çok da güzel bir penisti. Bir penisin bu kadar güzel olabileceğini hiç düşünmemiştim. Tam ona dokunacaktım ki, Hakan beni kollarımdan tutarak kaldırdı ve bornozunu çıkardı. Tamamen çıplaktı ve vücudu çok güzeldi. Dudaklarımdan öpmeye başladı, ben de kollarımı boynuna dolayıp sarıldım. Kocamdan başka bir erkeğe çırılçıplakken ilk defa sarılıyordum, çok güzel bir histi. Sonra o beni öperken poposunu elledim, öyle güzel ve değişik bir duyguydu ki anlatamam. İki elimle poposunu sıkıca sıktım ve bana doğru çektim onu. Sonra heyecanla Penisine baktım, ki ben ona yarrak diyeceğim, yarrağı gittikçe büyüyor ve devleşiyordu adeta. Bir elimle yarrağını tuttum ve bir elimle poposunu tutuyordum. Hakan elleriyle eteğimi kaldırarak popomu ellemeye başladı. Hakanın yarrağını öpmek istedim, normalde Penisi ağzıma almayı çok sevmezdim, kocamın penisini de mümkün olduğunca öpmezdim, yani benim midemi bulandırırdı genelde, kocam istediği halde ben öpmezdim. Ama Hakanın yarrağını öpmek için içimde dayanılmaz bir istek duyuyordum. Zorlukla dudaklarımı Hakanıın dudaklarından ayırdım ve önüne eğildim. O harika yarrak karşımda duruyordu, iki elimle onu ellerime aldım, büyüklüğünü nasıl tarif etsem, bir büyük salam kadardı. Elimde dünyanın en güzel yarrağı vardı. Hakanın yarrağının başından öpmeye başladım, tadı çok güzeldi, kocamın Penisini öperken hiç böyle hissetmemiştim. Demek ki yarrakların tadı da farklı olabiliyormuş, bu sefer hiç midem bulanmıyordu, dudaklarımı yarrağından uzaklaştıramıyordum, her milimetrekaresini öpmek, yalamak istiyordum. Hakan beni kaldırdı ve bluzumü çıkardı. Göğüslerim büyük sayılmazdı ve hafif sarkıktır diyebilirim, ama heyecandan göğüs uçlarım dimdik olmuştu. Hakan dudaklarını meme uçlarıma değdirdiğinde adeta zevkten çıldırdım. Hakan biraz sonra eteğimi de çıkardığında sadece külodum kalmıştı üzerimde. Kocamdan başka bir erkeğin karşısında sadece küldumlaydım. Aslında başka bir erkeğin karşısında soyunamıyacağımı, vücudumdan utanacağımı düşünüyordum. Kendimi pek güzel bulmuyordum, ama Hakandan hiç utanmadım, onun karşısında çıplak olmak hissi, onun benim göğüslerime, küloduma bakıyor olması hissi ve benim onu çırılçıplak görüyor olmam kadar harika bir şey olamazdı. Hakan külodumun üstünden popomu, amımı okşuyordu, “Külodun ne kadar ıslanmış!” dedi. Ben de, “Bu yarrağın karşısında ıslanmasın da ne yapsın, harika bir yarrağın var, kocamın Penisinin iki katından bile büyük, kocamınkini öpmeyi pek sevmezdim ama senin yarrağını ağzıma almak istiyorum, yatar mısın?” dedim. Hakan beni tutarak yatak odasına çıkardı. Yatağı oldukça büyüktü ve çarşaflar tertemizdi. Yatağa yattı, yarrağı dimdik bir abide gibi duruyordu. Hemen yarrağını öpmeye başladım. Harika kokuyordu, derin bir nefes aldım, kokusunu içime çektim. Hakan popomdan tutarak beni çevirdi ve amımı külodumun üzerinden öpmeye başladı. Harika öpüyordu. Gerçi kocamın da amımı öpmesinden hep hoşlanmışımdır. Ama evli bir kadın olarak, başka bir erkeğin dudaklarının, dilinin amının dudaklarında gezmesinin çok daha başka güzel hisler uyandırdığını fark ettim. Külodumu çıkarıp amımı yalamaya devam ederken, ben de hayatımda gördüğüm ve o anda elimde tuttuğum en güzel yarrağı öpüyor, yalıyor, kokluyor, içime sindire sindire emiyordum. Bu arada taşaklarını da yalamayı ihmal etmiyordum, onları yalamak ayrı bir zevkti. Amım yalanırken, başka bir erkeğin o güzel yarrağını yalamak ne harika bir şey, anlatamam. Burada bir şey çok önemli, kocamı seviyordum ve onunla iyi seks yapardık, ama başka bir erkeğin kollarında olmak, başka bir erkeğin yarrağının yanında olmak, ona dokunmak öpmek, onu hissetmek öyle bir şey ki anlatamam, normalde ben böyle şeyleri hiç tasvip etmezdim ve eşini aldatan kadınlara çok kızardım. Herhalde en az yarım saat ben onun yarrağını, o da benim amını yaladı, doyamıyordum ona. Ama artık onu içime sokmak istiyordum, ancak acaba içime girer miydi, o kadar büyüktü ki, asla içime girmez bu dedim kendi kendime. Sonra Hakana dönüp, “Bu benim amıma girmez, çok büyük!” dedim. Hakan, “Merak etme, kadınların Vajinası genişleyebilir, bir de çok heyecanlanınca daha da büyüyebilir!” dedi. Beni sırtüstü yatağa yatırdı ve üzerime doğru geldi, çok korkuyordum, çünkü acıdan çok korkarım. Hakan yarrağının başını sırılsıklam olmuş amımın dudaklarına sürtmeye başladı. Ben, “Hadi ama, sik beni!” diye yalvarıyordum artık. Yarağını amıma sokarken acıyla bağırdım, çok büyüktü ve girmiyordu. Hakan, “Acıyorsa girmeyeyim!” dedi. Ben, “Hayır, deli misin? Sik beni! Onu içimde istiyorum!” diye bağırıyordum. Bir kaç kez yarrağının başını sokup çıkardıktan sonra amım genişlemeye başladı ve artık hemen hemen yarısını sokuyordu. Ve ben çok mutluydum, çünkü dünyanın en harika şeyi beni sikiyordu. Ama onun hepsini içime almak istiyordum, Hakanıın poposundan tutarak kendime çekiyor, onu daha çok hissetmek istiyordum. Artık iyice çıldırmıştım, “Beni daha hızlı sik erkeğim, benim sikicim ol!” gibi birçok şey söyledim. Yaklaşık 30-40 dakika beni hiç durmadan her pozisyonda sikti. Bu kadar uzun sikebilmesi de harika bir şeydi. Amım acıyor, ama çok büyük de zevk alıyordum, artık üst üste orgazm oluyordum. O beni sikerken en az 5 kez boşaldım. Herhalde filmlerde gördüğümüz o mükemmel sikişme sahnelerinden çok daha güzel bir şeydi ve sanki bulutlar üzerinde uçuyordum. 5 yıl boyunca kocamın beni çok iyi becerdiğini düşünmüştüm, ama şimdi fikrim tamamen değişmişti. Kocamdan aldığım zevk bunun yanında hemen hemen hiçbir şey değil gibiydi. Böyle bir şeyi yaşayacağımı hayal bile dahi edememiştim, hiç de düşünmemiştim. Bence bu genelde Türk kadınının aptallığı gibi geliyor. Erkekler aldatabilir, biz aldatamayız, erkekler kadınlara bakabilir, her kadını sikmek ister gibi bakar, benim kocam gibi, biz kadınlar bakamayız, biz hiç bir erkeğe bu beni ne güzel siker diye bakamayız, ben de böyleydim, hiç böyle bir şey düşünemezdim. Ancak şu bir gerçek ki, sokakta gördüğümüz erkeklerin bir kısmı hem yakışıklı ve hem de güzel penisleri, yarrakları vardır ve bizi aslında şimdi sikildiğimizden çok daha güzel sikebilirler, bunları hiç düşünmeyiz. Kocam seviştikten sonra genelde, “Zevk aldın mı? Orgazm oldun mu?” diye sorardı, “Penisim küçük mü?” diye sorardı. Ve ben de, “Deli misin, ben çok memnunum!” derdim, gerçekten de öyle sanırdım. Ama Hakanın mükemmel yarrağı ve onun mükemmel sikişi ve aldatmanın harika hissi benim fikirlerimi değiştirdi. Bunun üzerinde çok düşündüm ve yaşadıklarımı yazmaya karar verdim. Bana çılgın diyebilirsiniz. Eskiden ben de çoğu kadın gibi düşünüyordum. Oysa şimdi evliliğimiz de halen güzelce devam ediyor. Artık İstanbula gitmeyi çok seviyorum ve artık çevremdeki erkeklere bakarken onların yarraklarını düşünüyorum, hayal ediyorum. Artık eşimle daha çok porno film seyrediyoruz. Eşime özellikle, “Büyük yarraklı erkeklerin filmlerinden getir!” diyebildim ve eşim de bana, “Tabi ki tatlım, yeter ki sen iste!” diyerek dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Bu olay bizi birbirimize daha çok bağlasa da, ben kadınlığımın tadını doyasıya çıkarmaya devam ediyorum açıkçası.

6 Ocak 2014 Pazartesi

seksi yengemi sekse doyurdum




Adım Ertan, 23 yaşındayım ve Siirt’te oturmaktayım. Bu siteyi aylardır takip ediyorum ve hemen hemen bütün hikayeleri okumuşumdur. Buradaki bazı hikayeleri okudukça yengeme olan ilgim katlanmaya başladı. Bu arada dayımın karısı olan yengem 38 yaşında, 1.70 boyunda, 85 kiloda, etine buduna dolgun bir ev hanımıdır. Yengemi düşündükçe tüm erkeklik damarlarım şişer. Bir gün bizimkiler evde yokken, ben odamda yine herzamanki gibi internetten erotik hikayeler okumaya başladım. Tam da kalkmış sikimi eşofmanımdan çıkarmışım, sıvazlayarak, dayısının karısını siken birinin hikayesini okuyordum ki, kapı çaldı. Hay amına koyayım, sikim de öyle bir zonkluyordu, tuvalete gidip 31 çekmeyi düşünüyordum. Arkadaşlardan biridir diye, sikimi tekrar yerine sokarak ve tişörtümle gizleyerek gittim kapıyı açtım. Fakat gelen yengem idi!

Yengem, “Annenler evdeler mi Ertan?” diye sordu. Ben de, “Teyzemlere gittiler, buyur gel içeri yenge, birazdan gelirler.” dedim. Yengem geçti salona. Sikim de hala kazık gibi, yengeme belli etmemeye çalışıyorum, “Yenge sen otur, ben bir lavaboya gireceğim.” dedim. Yengem, “Tamam.” dedi. Girdim tuvalete 31 çekerek indirdim sikimi. Tuvaletten çıktığımda yengemi salonda göremedim. Aklıma okuduğum hikayeyi açık bıraktığım geldi ve telaşla hemen bilgisayarın olduğu odama gittim. İçeri girdiğimde yengem bilgisayarın başındaydı (Google’dan yemek tarifi aramak istemiş) ve benim okuduğum o dayısının karısını siken adamın hikayesini görünce, hikayeyi okumaya başlamış! Nasıl utandım anlatamam. Yengem, “Ertan bu ne be? Sen bunları mı okuyorsun?” dedi. Ben sadece kafamı önüme eğdim ve cevap veremedim. Yengem, “Vaay beee!” diyerek okumaya devam edince, “Yenge okma!” dýerek bigisayarı kapatmak istedim. Fakat yengem, “Dur kapatma, çok ilginç şeyler anlatıyor, okumak istiyorum!” diyerek kapatmama engel oldu.
Ben de mecburen bilgisayarın yanındaki kanepeye geçip oturdum. Yengem, “Oha bee, yok artık, vay anasına!” diye diye hikayeyi okuyup bitirdi. Sonra da kanepeye yanıma oturdu ve beni süzmeye başladı. Ben tabi kafamı kaldırıp yengemin yüzüne bakamıyorum. Üstelik o okuduğu hikayedeki çocuk da yengesini düşünerek tuvalete gidip 31 çekiyordu, rezil olmuştum, yerin dibine girmiştim. Yengem bacak bacak üstüne atarak, çenemi tutup kafamı yukarı kaldırdı ve “Ertan baksana bana, sen de mi demin tuvalete girip beni düşünerek 31 çektin yoksa?” dedi. Ne cevap vereceğimi bilmediğim gibi, birde yengemin giydiği etek dar olduğu için diz kapağının üstüne kadar açılmıştı ve gözüm yengemin pürüzsüz bacaklarına kayıyordu. Yengem bacaklarına baktığımı farkedip, “Nereye bakıyorsun?” diye sordu. Benden yine cevap yok tabii, zorla yutkunuyorum zaten, o anda beynimden vurulmuşa döndüm. Sikim yine kalkmaya başlamış, kasıklarımda ağrılar oluşmuştu...
Benim elim yüzüm pancar gibi kızarıyordu, fakat yengem gayet sakin ve serin tavırlarla, “Eee, başka yengesini sikenlerin hikayeleri var mı? Aç ta okuyalım!” dedi. Utana sıkıla geçtim bilgisayarın başına, fakat sikimin kalkıklığını gizleyemedim tabi. Açtım yengeme bir hikaye ve birlikte okumaya başladık. O hikaye de bitince, yengem, “Dur bir tane de ben seçeyim!” diyerek, hikayelerin başlıklarına baktıktan sonra bir tane açtı, ve beraber okumaya başladık. Yengem özellikle bizim durumumuza benzer bir hikaye seçmişti. Hikayeyi okudukça yengemin nefes alıp verişi değişmeye başladı. O sırada yengeme, “İyimisin yenge?” diye sorduğumda, yengemden sadece, “Hı hı!” diye bir cevap geldi. O zaman anladım ki yengem zevk alıyordu. Bende bunu fırsat bilip, “Canlısını seyretmek istersen film açayım mı yenge?” diye sordum. Yengem de, “Aç bakalım ne açmak istiyorsan!” dedi...
Ben hemen güzel bir pornofilm açtım. Yengem kalın yarrakları görünce, “Bu ne yaaaa, ne büyük şeyler bunlar!” diye şaşkına döndü. Biraz izledikten sonra yengem, “Sıcak bastı valla! Çok kötü oldum!” diyerek başörtüsünü çıkardı ve önüme bakarak, “Sen iyimisin?” diye güldü. Benden ses çıkmayınca bacağını bacağıma değdirmeye başladı. Ben yengemin bu hareketinden cesaretle elimi yengemin bacağına koydum ve biraz okşamaya başladım. Yengem bana bakıp gülümseyerek, “Hoop, kendine gel!” dedi. Yengemin gülümsemesinden ve rahat tavırlarından cesaret alarak, “Dayanamıyorum yenge çok güzelsin, filmdeki karılardan bile güzelsin valla!” dedim. Yengem gülerek, “Benim nerem güzel be, ben kendimi güzel bulmuyorum!” dedi. “Olur mu yenge, şu dudaklarına, göğüslerine, kalçana baksana, harikalar!” dedim. Yengem de, “Gerçekten güzel miyim?” deyince, ben, “Tabii yenge! Hele şu göğüslerin yok mu, beni öldürüyor valla!” diyerek göğüslerine dokunmaya başladım. Yengem hiçbir şey demiyor sadece şaşkın şaşkın bana bakıyordu...
Elimi biraz daha aşağılara indirip kalçasına dokunduğumda yengem gözüme dik dik bakarak, “Kolay gelsin Ertan, ne yapıyorsun?” dedi. “Hiiç yenge, sadece güzel olan yerlerini gösteriyorum!” dedim. Yengem gülerek, “Yaa öyle mii? Başka nerem güzelmiş göster bakalım!” dedi. Elimi kalçasından çekip öne getirdim, eteğinin altına sokarak, “Burası!” dedim ve külodunun üzerinden yengemin amını avuçladım. Yengemin amını okşarken dudaklarına yapıştım ve öpmeye başladım. Önce hiç tepkisiz duran yengem sonradan öpmeme karşılık vermeye başladı. Bir çırpıda yengemin üstünü çıkararak o muhteşem memelerini südyeninden kurtardım ve ağzıma aldım. Ben memelerini yalayıp emdikçe yengem inlemeye başladı. Yengem o kadar zevke gelmişti ki, artık elleriyle başımı aşağılara itmeye başladı. Anladım ki okuduğumuz hikayede olduğu gibi amını yalamamı istiyordu. Yengemin de yardımıyla eteğini ve ıslanmış külodunu çıkardım. Ve hiç zaman kaybetmeden hemen yengemin kaymak gibi amını yalamaya başladım. Ben amını yaladıkça yengem inliyor, saçlarımı koparırcasına çekiyordu. Az sonra yengem çığlık atarak orgazm oldu...
Bende de dayanacak güç kalmamıştı, hemen eşofmanımı külodumla birlikte çıkarıp, kazık gibi olmuş yarağımı yengemin ağzına vermeye çalıştım. Yengem gözlerini kocaman açarak, “Ohaaa! Bu ne lan? At yarağı mı bu?” dedi. Ben de, “Ne oldu yenge, korktun mu? Bu işte birazdan köküne kadar sana girecek!” deyip, yengemin başını yarağıma bastırdım. Yengem ağzını açınca gırtlağına kadar soktum. Ben yengemin ağzını abanarak siktikçe, yengem boğulacak gibi oluyor ve gözlerinden yaşlar akıyordu. Birkaç git gelden sonra fazla dayanamayıp midesine tüm spermlerimi boşalttım. Yengemin ilk defa spermin tadına baktığı her halinden belli idi. Yengemin ağzını yüzünü başörtüsüne sildikten sonra birer sigara yaktık. Sigaralarımızı içtikten sonra kanepeye uzanıp tekrar öpüşmeye başladık. Yengemle öpüştükçe yarağım yeniden kalkmaya ve sertleşmeye başladı...
Göğüslerini öperek tekrar yengemin kaymak gibi amına indim ve yalamaya başladım. Yengemin amını yalarken aynı zamanda da parmaklıyor ve klitorisini oynuyordum. Amından sular akmaya başlayan yengem, “Yeter artık sokkkk şunu içime! Bittim!” diye bağırdı. Yengemin bacak arasına geçip yarağımla ıslanmış amına fırça çekmeye başladım. Yengemin gözleri kapalı, zevkten ayakları titriyor, “Sookkk ulan! Geçir içime! Yalvarıyorum sok artık! Öldürdün beni Pezevenk! Sokkkk!” diye bağırıyordu. Zaten bende de dayanacak güç kalmamıştı, yengemin bacaklarını iyice açtım, yarağımın başını ıslattıktan sonra amına dayayıp, bir hamlede sokmamla yengemin inanılmaz bir çığlık atarak altımdan kaçması bir oldu. Ne biçim korkmuştum valla, “Noldu yenge?” dedim. Yengem, “Hayvan herif! Orospu çocuğu! O ne biçim sokma öyle, yavaş olsana, amımı parçaladın!” diye bağırdı...
“Tamam anladık , bağırma!” deyip yengemi tekrar çektim altıma, yarağımı yeniden soktum amına ve yavaş yavaş girip çıkmaya başladım. Yengem altımda çığlık çığlığa sikilmenin zevkini çıkarıyordu. Yaklaşık 10 dakika o tempoda siktikten sonra yengem belimden çekerek, “Hızlı hızlı sk!” demeye başladı. Ben iyice hızlandım ve sert sert sokup çıkarmaya başladım. Yengem o sırada çığlık atarak ikinci kez orgazma ulaşmıştı. Benim de ayaklarımın bağı çözülmüştü, “Yenge boşalacam!” dedim. Yengemin, “İçime boşal, korunuyorum!” demesiyle öyle bir boşaldım ki yengemin amına, döllerim yarağımın kenarından dışarı çıkmaya başladı. Ama ben durmayıp pompalamaya devam ediyordum. Amndan çıkmadan bir kez daha boşalana kadar sktim yengemi. Sonra beraber banyoya girip, yengeme bir postada duşun altında kaydım. Yıkanıp kurulandık giyindik ve yengem annemleri beklemeden evine gitti...

3 Ocak 2014 Cuma

komsu ogluyla guzel anlar



Ben 28 Yaşında 1,78 boyunda, 56 kilo, esmer - mavi gözlü, beyaz tenli, aslen izmirli, ancak istanbulda yaşayan bir bayanım. 89-60-91 diye tabir edebileceğim ölçülere sahip bir fiziğe, dik göğüslere ve kalkık yuvarlak kalçalara sahibim. Giyim konusunda oldukça cesurum. Size anlatacağım olay 2013 Yılının Ocak ayında yaşandı. Eşimle 2 yıllık evliyim. Harika bir ten uyumumuz ve sex hayatımız var. İkimizde sexte yenilikçi yaklaşımlardan ve paylaşımlardan keyif alıyoruz. Farklı tenlerde zevk yaşamak bizim için sexin olmazsa olmazlarından. Eşimle 7 yıldır tanışıyoruz. Eşim özel bir bankada çalışıyor, benimde kendi reklam ve organizasyon firmam var. Anadolu yakasında bir sitede oturmaktayız, evimiz toplam 4 katlı villa tipi ve site ikiz villalardan oluşmakta. Eşim işe giderken genellikle benden daha erken çıkar evden. Benim kendi ofisim olması nedeni ile daha rahat davranabiliyorum. Gene bir sabah işe gitmek için hazırlandım, eşim evden çıkmadan önce beni ve giydiklerimi görünce, bugün muhteşem görünüyorsun, bence dikkatli olmalısın, erkekler kesinlikle gözlerini senden alamazlar dedi. Bende gülerek, ozaman o erkeklere şans dile de kalpten gitmesinler dedim. O gün üstüme kırmızı boğazlı - kısa kollu dar kazak, siyah dar - kalçalarımı tam saran deri pantalon, belimi saran siyah kalın deri kemer, siyah deri uzun topuklu bot ve siyah deri kısa ceket giymiştim. Elimde evraklar, dosyalar ve çantam ile çıktım evden. Arabam evin kapısının önündeydi. Arabanın bagajını açıp elimdekileri bagaja yerleştirmek için eğildim. O an arkamdan bir ses duydum, birisi '' offf offff offf kalçalara bak resmen taş ya '' dedi. Başımı çevirip baktığımda yan villa da oturan komşumun oğlu emre olduğunu gördüm. Ayağa kalkıp emre ye baktım. Emre Alman Lisesinde lise son sınıfta okuyor, 18 yaşında, okula servisle gidiyor ve o sabahta servis bekliyordu. Sıklıkla bize de gelir, bizde eşimle onlara gideriz. Samimiyizdir. Ben emre ye bakınca biran utandı, arzu abla özür dilerim, biran kendimi tutamadım, ağzımdan kaçtı özür dilerim dedi. Gülümseyerek, özür dilemene gerek yok canım, erkek adamsım, etkilenmiş olabilirsin. Okula mı ? diye sordum. Emre de bana, evet, servis bekliyorum dedi. Bende hadi gel bugün seni okula ben bırakıyım, benimde o taraflarda işim var zaten dedim. Emre'de annesi Neslihan Abla'ya benim bırakacağımı söyleyip arabaya geldi. Yola koyulduk.Yolda emre'ye, seni sabah sabah heyecanlandırdım sanırım dedim. Emre de biraz kızararak, kalçaların çok güzel görünüyordu, biran tahrik oldum ve etkilendim, kendimi tutamayınca sözler ağzımdan kaçtı dedi. Bende daha da üstüne giderek, demek benden tahrik oldun, bu ilk kez mi oluyor dedim. Emre daha da kızardı. Cevap veremedi. Ama ben üsteliyordum. Canım zor bir soru sormadım, bunda bukadar düşünecek ne var dedim. Emre de hayır ilk kez değil dedi. Bende bunun üstüne, demek ilk kez değil,peki diğerleri nasıl oldu dedim. Emre renkten renge giriyordu. Rahat ol, sadece ikimiz varız, sırrını kimseye söylemem merak etme dedim. Emre rahatlamıştı, tamam aramızda kalsın ama dedi. Bende tamam söz, anlat bakalım dedim. Emre de bana, Arzu abla, sen çok güzel ve çekici bir kadınsın, her erkek senden etkilenir eminim ki dedi, bende teşekkür ettim ve sonra devam etti. Bana kızma ama senin parfümünün kokusu bile beni tahrik ediyor. Bazen senin geçtiğin bir yerden geçtiğimde parfüm kokundan senin oraya yakın olduğunu anlıyorum ve bu bana heyecan veriyor dedi. Bende o halde şuan heyecanın tavan yapmış olmalı dedim gülerek. Emre de bana hem sabah ki o manzara, hem parfüm kokun hemde şuan bunları seninle konuşuyor olmak heyecanımı bine katladı dedi. Bende devam et bakalım anlatmaya dedim. Emre de bana, senden etkilendiğim için çoğu zaman seni hayal ediyorum ve hatta sizin yatak odanızla odam bitişik olduğu için sevişme seslerini duyarak kendimi tatmin ettiğim zamanlarda oluyor dedi. Bende gülerek, demek sen bizi dinliyorsun, seni muzur dedim. Okuluna yaklaşmıştık artık, bana bugün için teşekkür ederim. Lütfen konuştuklarımız aramızda kalsın dedi. Bende merak etme sen, ben sana teşekkür ederim. Okulda başarılar dedim. Arabadan indi. Bende ofisime gittim. Bütün gün aklımda emre ile konuştuklarımız vardı. Sanırım sözlerinden etkilenmiştim. Akşam eve gittiğimde sabah yaşananları eşime anlattım. Eşimde bana, ben sana dikkatli ol demiştim dedi gülerek ve sonra devam etti, peki sen ne düşünüyorsun bu durumla ilgili dedi. Bende, emre'nin sözleri içimde birşeyler uyandırdı ama bilemiyorum dedim. Eşimde bana sen emre ile heyecan dolu anlar yaşamak ve onu milli yapan kadın olmak istiyorsun değil mi dedi. Bende evet emre anlatınca içimden tam olarak bunu yaşamak geldi ama nasıl olacak dedim. Eşim'de bana, bu çocuk nasıl olsa bize gelip giden birisi, aileside bize güveniyor, ailesini şüphelendirecek bir durum asla oluşmaz, onu bence haftasonu öğleden sonra bize yemeğe davet et, hem ben bankanın yıllık toplantısı için antalya'da olucam, sizde rahat hareket edersiniz, istediğinide yaşamış olursun dedi. Bu fikir hoşuma gitmişti, ama emre için özel birşeyler olsun istiyorum dedim. Eşim'de bana, madem ki bu çocuk liseye gidiyor, o halde sende liseli sexy bir kız olursun ve olayların akışı sizi zaten yatağa götürür dedi. Bu fikir hoşuma gitmişti.Ertesi sabah işe gitmek için uyandım ve hazırlandım, üstüme beyaz bir gömlek, düğmeleri göğüs çatalıma kadar açık, altıma siyah süper mini dar deri etek, siyah uzun çizme ve kırmızı deri mont giymiştim, evden çıkarken emre'nin evinin kapısının önünde servis beklediğini gördüm. Akşam eşimle konuştuklarımız aklıma geldi ve bu haftasonu için emre'yi bize davet etmek için en güzel fırsata sahiptim. Emre'ye günaydın dedim. Servis yerine bugün de onu okula bırakabileceğimi söyledim. Kabul etti ve arabaya geldi, kapıda Neslihan Abla ile karşılaşmıştık, dün okula sen bırakmışsın, teşekkürler, sana böyle zahmet veriyor dedi. Bende benim için zevk, bana yol arkadaşlığı yapıyor dedim. Neslihan Abla da senin yanında olduğu için gönlüm rahat dedi ve beni süzüp eliyle işaret yaparak çok güzel olmuşsun maaşallah dedi. Bende gülümseyerek teşekkürler dedim. Sonra yola çıktık. Emre bana bakarak, Arzu abla bugünde muhteşemsin, dedi ve gözü bacaklarıma doğru kaydı. Oturduğum için eteğim daha da yukarı çıkmıştı ve bacaklarıma bakarak wow dedi. Bende teşekkürler, ayrıca dün ki konuştuklarımız aramızda merak etme kimse bilmiyor dedim göz kırparak. Artık daha rahattı, o halde bende sana birşey söyliyeyim dedi ve dün akşam seni düşledim ve kendime hakim olamadım kızma bana dedi. Sadece güldüm ve konuyu değiştirir gibi yapıp, haftasonu işin var mı diye sordum. Hayır yok dedi. Bende güzel, ersin abin bankanın yıllık toplantısı için haftasonu istanbul da olmayacak, istersen bize gel, film izler, yemek yer, laflarız dedim. Emre de seve seve gelirim tabi ki dedi. Cumartesi günü gelmişti, eşim cuma akşamından toplantı için Antalya'ya uçmuştu ve tüm haftasonu evde olmayacaktı. Emre kahvaltı sonrasında bize geleceğini söylemişti. Uyanıp duş aldım, vücudumu kremledim, üstüme beyaz dar gömlek giydim, sütyen takmadım, altıma süper mini pileli iskoç etek, beyaz jartiyer çorap ve siyah uzun çizme giydim, altımda kırmızı tangam vardı. Saçlarımı dağınık olarak jöleledim. Makyajımı yaptım ve emre'yi tahrik eden parfümümü sıktım. Onun için hazırdım. Bir süre sonra kapı çaldı, gelen emreydi. Kapıyı açtığımda beni karşısında görünce donup kaldı, baştan aşağıya süzdü, bende içeri girsene kapıda mı geçireceksin bütün günü dedim gülerek. İçeri girdi ve bugün de muhteşem olmuşsun ve bu parfüm beni çıldırtıyor dedi. Bende gülümsedim, salona geçtik, koltuğa oturdu, bende karşına oturdum ve bacak bacak üstüne attım, eteğim kalçama kadar açılmıştı, emre kaçamak bakışlarla kalçama bakıyordu. Laflıyorduk, sonra bir ara emre ye bişeyler içelim dedim ve yerim kalktım, salondaki mini barımıza doğru gittim ve bacaklarımı hiç kırmadan tam 90 derece olacak şekilde eğildim ve içecek bişeyler seçmeye başladım. Eteğim yukarı doğru sıyrılmış ve kalçam görünüyordu, içeceklere bakarken emre ye ne içmek istediğini sordum. En sert ne var dedi. Bende hayırdır dedim, gördüklerimin hayal olmadığını anlamamı sağlar belki dedi. Bende gülümseyerek o halde sana viski kola ikram etmeliyim dedim ve içkisini hazırlayıp yanına gittim, kadehi uzatıp geri çektim ve bardağından bir yudum alıp öyle uzattım. Belki böylesi daha hoşuna gider dedim. Emre de kadehi elimden alıp benim içtiğim yerden içti ve bana rüyada değilim ben dimi dedi. Bende kucağına oturarak, rüya olduğunu düşünüyorsan dokun bana ve bak bakalım rüya mı dedim. Siki sertleşmişti ve kalçamın altında eziliyordu, sertliğini hissedebiliyordum. Emre ne yapacağını şaşırmıştı. Ben tekrar üsteledim, hadi dokun dedim. Elindeki kadehi bırakıp, bacağımı okşadı, rüya değilsin ama rüyamda olsan emin ol çok feci şeyler olurdu dedi. Bende ne gibi şeyler mesela dedim içkimden bir yudum alarak. Emre sessiz kalmıştı. Çekingen olmana gerek yok, arabada olduğumuz gibi burada başbaşayız, kimse yok rahat ol dedim. Emre de bir erkeğin çekici bir kadınla hayal edebileceği türden feci şeyler işte dedi. Elimi saçlarına atıp, okşayarak, dudaklarımıda emre ye yakınlaştırıp, bugün hayallerini gerçeğe dönüştürebiliriz dedim ve dudaklarından öptüm. Emre de şaşırmış bir halde karşılık verdi, öpüşüyorduk. Öpüşmemiz ateşlendikçe elide hareketlenmeye başladı ve bacaklarımı okşamaya başladı, dudakları boynuma indiği zaman elide eteğimin altına doğru ilerlemiş ve tangamın üstünden amcığımı okşuyordu. Emre ye, hayallerin kadar güzel mi diye sordum o anda, emre de bana böylesini hiç düşlememiştim süper dedi. Bende daha bişey yaşamadık ki dedim ve kucağından kalktım. Yüzünda şaşkın bir ifade ve haz vardı. Elimi pantalonun üstünden sikine atıp, okşayarak ve ona doğru eğilerek, bu haftasonu bizim, sen beni madem ki böylesine istiyorsun istediğin herşeyi yaşayacağız dedim. Emre de saçımın arkasından başımı tutup kendine çekti ve beni öptükten sonra, bu haftasonu benimsin o halde dedi. Bende emre ye senin sex kölenim istediğini yaşabiliriz dedim. Sonra önünde diz çöküp altındaki eşortmanı çıkattım ve sikini avcuma alıp okşadım, başını emdim, üstünde dilimi gezdimdi ve yalamaya başladım. Ağzımda büyüdükçe emre kendinden geçiyordu adeta, başımı bastırıyor, saçlarımı okşuyordu. Dilim sikinin her yerini yalıyordu, taşaklarını emiyordum, tekrar sikini ağzıma alıyordum. Çok sert ve büyüktü. Deli olmuştu, gözlerinin içine bakarak devam mı yoksa başka birşey mi istersin dedim. Seni bu haftasonu defalarca sikicem bebek, ama önce ağzını sikmek istiyorum şimdi beni dilinle boşalt dedi. Bende yalamaya devam ettim. Ağzıma alıp çıkattıkça kasılmaya başlıyordu ve ağzıma akmaya başladı. Spermlerini yutuyordum ve dilimle sikindekileri yalıyordum. Sonra beni kaldırdı ve kanepeye oturttu, bacaklarımı açtı, eteğimi sıyırıp, tangamı çıkarttı ve kendi eşortmanın üstüne koydu. Bunu bugünün hatırası olarak alıcam dedi ve sonra başını amıma gömüp yalamaya başladı, yavşice emiyor, yalıyor, parmaklıyordu. Bacaklarımı koltuğun iki yanına doğru açmıştım ve amcığımı emmesinden çok zevk alıyordum. Bana seni önce dilim becerecek sonrada ben dedi ve diliyle derinlerimi yalamaya başladı. Amcığımın en derinlerine kadar giriyordu. Çıldırıyordum ve ıslanmıştım, zevkten deli oluyordum. Dakikalarca amımı yaladıktan sonra ayağa kalktı ve sikini tutarak seni en çok bu koltukta ve kendi yatağında sikmeyi hayal ediyordum şimdi ilkini gerçekleştiriyoruz dedi ve sikini amcığıma soktu. Derin derin ahhhhhhhhhhh diye dinledim, bu ona çok zevk veriyordu. İşte bu ses beni kendimden geçiriyor, inlemelerini duyarak masturbasyon yaparken şimdi altımda seni inletiyorum, inle yavrum, inle bebeğim diyerek beni sikiyordu, bende altında zevkten çılgınca inliyordum. Eliyle kalçalarımı tutup belime kaldırıp en derinime girdiği anda çığlık çığlığa inliyordum ve o anda içime patlamıştı, bende boşalıyordum, bacakları titriyordu. Kendinden geçmişti adeta ve yavaşça yeniden kalçamı koltuğa bıraktı ve içimden çıktı. Amcığımdan spermleri akıyordu. Saçımdan tutup dudaklarıma yapıştı, delice öptü ve muhteşemdin dedi. Bende sende öyle emrecim, ama bunlar başlangıç bütün haftasonu bizim dedim. Bunları yaşayacağımı bilsem sabah seni düşleyerek masturbasyon yapmazdım dedi. Bende gülerek önce hayalinde sonra kollarındayım işte dedim ve emre ye, ama halen gömleğim üstümde ve eteğimle çizmelerim duruyor, beni soymadan siktin dedim. Emre de bu daha güzel, böylesi daha sexy dedi. Bende gömleğimin düğmelerini açıp, ama bunlarda senin ilgili bekliyor diyerek göğüslerimi gösterdim. Elini atıp okşadı ve onları yemek isterim elbette dedi, bende ayağa kalkıp beni yakalarsan yersin dedim, salonda kovalamaca oynuyorduk resmen ve yemek masasının önünde belimden tutup sarılarak yakaladı beni, masaya domalmış haldeydim ve nefes nefesydik, emre çıplaktı ve arkamda duruyordu, bana baktıktan sonra belime eliyle bastı yaparak domal masaya dedi, bacaklarımı açarak masaya domalmıştım, eteğimi çıkarttı, kalçalarımı tokatlamaya başladı, bir eli göğüsümü okşuyordu, geçen sabah deri pantalonundan kalçalarını gördüğüm zaman aklımdan tamda bu geçmişti, ama götünde bana serbest mi dedi. Bende rahat ol, il değilsin ama senin için ilk olmak beni ateşlendiriyor, sok hadi o harika sikini dedim. Emre de peki bunu sen istedin dedi ve sikini tutup götüme soktu, başımı geriye atarak çığlık attım altında, emre de benim bağırışlarımdan daha da tahrik olarak kalçalarımı tokatlayarak götümü sikmeye başladı, elleri göğüslerimi okşarken, siki götümü parçalıyordu. Altında kalçalarımı sallayarak deli gibi inliyordum. Delirmiş gibiydi, boşalmasına yakın götümden çıktı ve yüzümü çevirip beni masaya yatırdı tekrar amcığıma girdi ve birkaç dakika sonra amcığıma boşaldı. Amcığıma boşalırken göğüslerimi emiyor, ısırıyordu, muhteşem zevkler yaşıyorduk. Sonra içimden çıktı ve kendisini kanepeye bıraktı, nefes nefese kalmıştı, bende masadan kalktım ve yanına gittim. Düşledikleri kadar varmıyım dedim. Emre de bana bukadarını kimse düşleyemez dedi. Bende bunlar sadece salonda yaşadığımı birbirimize alışma turları, daha yatak odama çıkmadık, duş almadık dedim. Gözleri açıldı şaşkına döndü, bebeğim sen hayalleriminde ötesine geçtin dedi. O gün defalarca daha seviştikten sonra, birlikte dışarı çıktık, dolaştık, alışveriş yaptık ve akşam eve döndük. Başbaşa güzel bir akşam yemeği sonrasında yatak odamda zevkin doruklarını yaşadık ve pazar günü finali duşta yaptık. Emre nin annesi Neslihan Abla ise emre nin bize ders çalışmaya geldiğini ve birlikte ders çalıştığımızı sanıyordu, evet çalıştık ama sex dersi çalıştık...